top of page
Ara

Yaşam ve Ölüm




Merhaba,



İnsanın olduğu yerde yaşamın her türlü yüzü vardır. Bir gün İbn’i Arabi’ye sormuşlar : Allah’ı bize anlatır mısın? İbn’i Arabi demişki: “Allah’ın bir sureti olsa ve etrafına yüz ayrı ayna koysanız, her aynada Allah size farklı görünür. Biz Allah’ı bilemeyiz, sadece aynaya bakıp ondan yansıyanı biliriz.” demiş. Yaşam da aslında böyledir. Yaşamın yüz yüzü olsa, biz yaşamın tek bir yüzüne bakıp yaşamı anlamaya çalışırız. Bu ancak sahilde durup dalgalara bakarak deniz hakkında fikir sahibi olmak gibidir. Yaşam, sahile vuran dalgalardan çok daha öte denizdir, okyanustur. Yaşam, tüm ve tek bir yaşamdır.


Yaşam enerjisi (çinlilerin deyimiyle “chi”, bence türkçe karşılığı ise “can”) tüm varoluştaki tek gerçekliktir. Bir şey varsa o yaşıyordur. Bu durumda aslında atomunda bir can’ı olduğunu söyleyebiliriz. İşte varoluşu tümleyen gerçeklik budur. Ben yaşama uyandığımda, yaşamımın tüm varoluşlarda olduğunu fark ederim. Yaşam ilk varoluş anından günümüze ve sonrasına kadar varolan tek değişmezdir. Gerçek olan odur. Yaşamın gerçekliğinde varoluş durmadan değişir ve dönüşür. Yaşamın içinde ölüm, ölümün içinde yaşam vardır. Her şey sonsuz zaman algısında ilerler. Durağan hiç bir şey yoktur. Termodinamik Yasasın üçüncü yasası derki: Sıcaklık mutlak sıfıra yaklaştıkça, bütün hareketler sıfıra yaklaşır. Evrende mutlak sıfır derecesi olan -273 santigrat derece ölçülebilmiş bir değer değildir. Çünkü bu derece tüm hareketlerin durduğu bir derece olmasından dolayı varoluşsal düzlemde ölçülebilirliği bulunmaz. Yaşam harekettir, frekanstır, enerjidir.



Yaşamın gerçekliğini belirleyen ana unsurlar bilinç ve iradedir. Bir hidrojen atomunun bilinci, olduğu hali bilmesidir, iradesi hidrojen atomu gibi davranmasıdır. Bir aslan, aslan olduğunu bilir ve aslan gibi davranır. İnsanda insan olduğunu bilir ve insan gibi davranır, yaşar. İnsanları ve diğer canlıları kendi hemcinsleri arasında farklı kılan en önemli hal, oldukları haldeki bilinç seviyeleridir. İnsanda tanımlanan 20 ile 1000 arası bilinç seviyesi vardır (Dr. David R. Hawkins). 200 seviyesindeki bir bilinç normal insan bilinci olarak bilinir. İnsan bilinç ve iradesini ne kadar birleştirmeye yaklaşırsa bilinç seviyesi o kadar artar. Aydınlanma bilinci 600 olarak kabul edilir. İnsan insan olmayı ne kadar biliyorsa aslında o kadar insandır. Ben buna birde iradeyi ekler ve derim ki; İnsan insan olmayı ne kadar biliyor ve bu bildiğine ne kadar inanıyorsa o kadar insandır. İnsanın bilinciyle kendi iradesini var etmesi gerekmektedir. Bilinç insanın kendini yaratması ise irade varoluşudur.


İnsanın varoluş sürecini beş ayrı katmanda inceliyorum. Üç ana katman ve bu üç ana katmanı birbirine bağlayan iki maya katmanı. İlk maya olarak yaşam enerjisi (can), beden ve ruhu birbirine bağlar. Böylece yaşam beden bulur, ruh bedene yerleşir. İkinci maya olarak zihin var olan bu üçlüyü çevre ile birleştirir ve böylece Yaşam enerjisi, ruh, beden, zihin ve çevre ile insanın beş ayrı ama tek bir varlık olan formu var olur. İnsan ilk doğduğunda ilk üç katmanla doğar, zamanla zihinsel sürecini tamamlayarak çevresi ile tek bir varlık olur. İnsan olur.


İnsan ilk doğduğunda ruhundaki mana ile doğar. Sonrasında zihniyle yaşamı algılayıp anlamaya çalışır, edindiği deneyimlerle yaşama anlam yükler. İşte ilk doğduğundaki mana ile zihinsel anlam örtüşürse insanın ruhu huzur bulur, bedeni sağlıklı, zihni berrak ve dingin, çevresi ile uyumlu, yaşam enerjisi güçlü olur. Bu onun bu yaşamdaki görevlerini yerine getirdiği ve yaşamda kendi yolunda ilerlediği bir süreç olur. Yaşamının manasını anlamış olur. Artık onun için yaşam ölümdür, ölüm de yaşamdır.


Yaşam mananızın yaşamdaki anlam ile birleşmesi dileklerimle…


Kendinizde kalın, gerçek olun…

143 görüntüleme1 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

ötesi...

bottom of page